Dün gece 21.30 itibarı ile sezon finali yaptık.
Belkide hayatımın en organize yazını geçirdim, 4 aya irili ufaklı 4 tatil sığdırdım. Hastalıkla başladık, -kendi rekorumu kırarak- kapkara bitirdik.
Ve blog kulağına küpe olsun diye işte 2012 yaz sezonu:
Yılın 8 ayı yaz, 4 ayı kış olsa ya! Bak yine tadı damağımda...
Belkide hayatımın en organize yazını geçirdim, 4 aya irili ufaklı 4 tatil sığdırdım. Hastalıkla başladık, -kendi rekorumu kırarak- kapkara bitirdik.
Ve blog kulağına küpe olsun diye işte 2012 yaz sezonu:
- Kıştan çıkıp Haziran'da tatile gitmek delice motivasyon sağlıyor.
- Sezonun bu kadar başında ve tek tatil planlamak çılgınlık; yazın geri kalanını "vah vah"lı geçirir insan.
- Güneye de gitsen Haziran Hazirandır kardeş. Akşamı serin, denizi soğuk.
- Haziran ayında bronzlaşmak güzel de, beyazsan ay sonuna hiç tatile gitmemiş gibi oluyorsun.
- Temmuz ayı en güzel tatil ayı. Seçilen yerin çok önemi yok, deniz ısınmış, hava sıcak, misss...
- İzmir biçilmiş kaftan Temmuz'da (gerçi bana göre her ay İzmir güzel ya...)
- Yaz ruhu insanın içine işlemeye başlıyor, güneye taşınıp, orada yaşama; internetten para kazanma hayalleri...
- Temmuz insanları güzelleştiriyor bence, bronzlaşmak; stresin azalması; tatil modu, işyerinde bile hemen bitiyor günler...
- Ağustos'ta biz Şile'deydik; yine güzeldi, akşamları serinlemeye başlasa da..
- İyice yaz modunu benimseyen insanoğlu, rahat, gamsız, yiyelim, içelim, eğlenelim ruh hali...
- Ve eylül başında son tatilde yine İzmir. Hep İzmir. Hayat mı başka orada ben mi başkayım? Refresh tuşuma basılmış gibi oldum şu 4 günlük sezon finalinde. Deniz güzel, rüzgar güzel, güneş güzel, ay güzel. Balık mevsimi geldi, ayrı güzel...
Yılın 8 ayı yaz, 4 ayı kış olsa ya! Bak yine tadı damağımda...