3 Temmuz 2007

Gezdim, gördüm, geldim...

Takıldım Deniz'in peşine, gittim Moskova'ya... Yaz tatili için biraz ters bir yer gibi görünse de ben pek memnun kaldım bu seyahatten. Gezdim, gördüm geldim.
Şehir olarak tam hayal ettiğim gibi Moskova. Çok ihtişamlı yapılar, kiliseler, konutlar, akıllara ziyan metro ağı, geniş sokaklar, bol şeritli caddeler, kalabalık... Nereye bakacağını, neyin fotoğrafını çekeceğini şaşırıyor insan. Şehir oldukça düz bir arazide kurulu. Kızıl Meydan'ın olduğu alan şehrin merkezi olarak alınıyor; otoban, metro o merkezin etrafında tüm şehri çevreliyor. Turistlerin mutlaka ziyaret ettiği Ivan Tepesi, Arbat ve elbette Kızıl Meydan gerçekten büyüleyici. Yapılar öyle güzel ki herhengi bir konut bile kesinlikle fotoğrafı çekilmesi gereken bir yapı gibi duruyor. Yollar tertemiz, her yer park, parklarda hep orman, hava mis gibi... Şehre hayran kalmamak elde değil!
Ama Ruslar (ya da belki de Moskovalılar demeliyim!) beni kesinlikle çok şaşırttı. Bu kadar güzel bir ırkın hiç bu kadar kaba olacağına ihtimal vermemişim. Birbirlerine, turistlere karşı son derece ilgisiz ve hatta duyarsızlar. Asla İngilizce konuşmuyor ve ilginçtir çoğu turistik yerde bile İngilizce yazmıyorlar. Yani koca şehri içgüdülerinizle dolaşıyorsunuz! Dil konusunda çok iddalı olan Deniz bile 1 hafta içinde sadece Rusça okumayı başardı, anlama ve yazma henüz tam değil!!!

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails
 
Copyright 2009 mynameismelis